1850'lerin Londra'sında, hayallerinin peşinde koşan genç Iris, bir yandan Doll Factory'de bebeklere ruh üflerken, diğer yandan da sanatçı olmak için can atar. Ancak hayatı, Royal Academy'de sergilenme hayalleri kuran hırslı ressam Louis Frost'la tanışınca bambaşka bir yöne evrilir. Louis, Iris'in güzelliğinden büyülenir ve onu bir sonraki tablosunun modeli olmaya ikna eder. Bu beklenmedik teklif, Iris'in hem kendi kimliğini keşfetme yolculuğunda önemli bir adım olur, hem de onu tehlikeli bir takıntının odağı haline getirir. Zira, tuhaf ve takıntılı koleksiyoncu Silas, Iris'in peşine düşmüştür. İlk bölüm, Iris'in tutkuları ile tehlikeler arasındaki ince çizgide yürüdüğü, nefes kesen bir başlangıca işaret ediyor.
Yorumlar (0)